dayanamadım desem? halbuki yayınlayalı 5dakika bile olmadı ama anlatacaklarım çok var daha. ondan yazıyorum bu yazıyı:))
öncelikle çok yürüdüm kısmını açmak istiyorum, ana kampüs çok büyük! otomasyondan öğrenci belgesi alacağım diye canım çıktı. öncelikle sıra aldım, sonra ptt aramaya başladım, ordan burs başvurusu yaptım. sonra bir daha koştura koştura otomasyona geldim ancak ne ters gitti dersin? numara aldığım kağıtları kaybetmişim, ücretsiz hakkım olan kağıtları. şaka gibiydi. neyse ki ordaki abi, kardeş, çocuk, yakışıklı çocuk(!) yardım etti de alabildim belgelerimi.. Allah ondan razı olsun:))
onun dışında evet çok yürüyoruz, teleferik çalışmıyor! bütün parkı yürüyerek geçmek, merdivenleri inip çıkmak nasıl azap veriyor biliyor musun? aman Allah'ım! beşiktaş'a yürümekten daha fena, inan. aşkı memnu'nun bir kısmının çekildiği sokaklarda yürüyorum, ünlü insanlarla karşılaşıyorum nişantaşı'nda. cidden çok farklı bir hayatım olmaya başladı:))
sonra dönüşte hasanpaşa'dan belki akbil işini halledebiliriz dedik ama numara dolmuş. 1000numara hakkı varmış bir günde, onun haricinde vermiyorlarmış, hem mantuklu hem saçma, neyse. ordan çıkarken tam eve dönücez zuz'la, benm canım waffle çekti:D ne yapayım, istemek suç mu? hem ramazandan çıkmışız okadar, hak yahu bu. bindik otobüse, gittik bambiye. bir güzel waffle yedik kadıköyde:)) soğuktu ama ses bile çıkarmadım, düşün en çok özlemişim ben waffle'ı! hoş ortaköy'e gidebilirdim ama 8lira vermekte çok be öğrenci bütçesine. nereye veriyorsun da yiyosun? hah.
mecidiyeköy'den eve varmam 2saat falan. metrobüs, metrobüsten indiğim gibi de banliyöye biniyorum zaten. çok rahat oluyor işim. ancak fulya tarafından mecidiyeköye tırmanmak feci koyuyor insana! her gün 10-15 dakika bayır çıkıyorum, düşün halimi. hele hele akşamleyin yurdun yerini bulmam yarım saati buluyor. zaten karanlık, bulunduğum yer istanbul, yurdum sapa biyerde, tırsıyorum yahu:D
aklıma geldikçe yazacağım cancağızlarım, şimdilik bu kadar. yarın gidiyorum zaten, bunca yazmamı mazur görün:)) haydi kaçtım ben.
ben annemi kayıt zamanı kampusu gezdiriyim dedim de kadın pes etti bir süre sonunda XD
YanıtlaSilhele ki fakülteden otomasyona otomasyondan da fakülteye geri gönderdiklerinde çıldırıyor insan.
hatta şarkısı da var. okulun adını koy buraya '..., beni needen yoruyosun? madem çok kolay haftasonuna neden vize koyuyosun?'
hazırlığın keyfini çıkar derim. gezilcek tonla yer var. akbili de karaköyden 10 dk da alabilirsin.
istanbul çok yoruyor. yaşamak için değil ama gezmek için çok güzel biryer.. :)
gümüşdiken,
YanıtlaSilhayır işte, herkes yeni başladı diye yaklaşık 500kişilik gruplar halinde saldırıyorlar karaköy'e:D çapa'ya gitmekse gözümde büyüyor fakat bulacağım bir çözüm yolunu:)
evet, sırf o yüzden istanbul'u bu kadar çok istedim, iş hayatında mı orda olmalıydım yoksa okurken mi? ben tercihimi okurkenden kullandım:D iyi de yaptığımı düşünüyorum, her ne kadar çok yorsa da! gece yastığa kafamı koyduğum gibi dalıyorum:))
kim bilir aslında yanyana yürüdük sokaklarda ancak bilmiyoruz karşımızdaki kim... garipsiyorum bu durumu ama bir yandan da güzel geliyor..:) kendine iyi bak gümüşdiken...
istanbul güzeldir ama, alışırsın seversin, bir ihtiyacın olursa buralardayım :)
YanıtlaSilyakışıkkllı çocukların sana yardım etmesi de ayrı bir konu tabi ki :D benim neden karşıma böyleleri çıkmaz :D
yalnız çocuk,
YanıtlaSilnete girmem çok sorun oluyor oralarda, geçen de kütüphanede biseksüel'in yazdıklarını okurken okadar tırstım ki anlatamam:D sonra da tamamını okuyamadan kapadım zaten, maili kontrol ediyorum arada. öyle yani:)
vallahi bende şaşırdım, ordaki görevliler genelde +40yaş olurlar ama çocuk hem genç hem de yakışıklıydı:D kırk yılda bir de olsa karşımıza çıkıyor böyleleri;) :))
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil